Dr. Güntürk Üstün

Dr. Güntürk Üstün

Cumhuriyet Dönemi Renkli Ray Serüvenimizin Kimi Belgeleri (3)

Köşemi devamlı izlemeyi bırakmayan değerli LOJİPORT okurları! İlk iki bölümünü birer hafta ara ile Mayıs 2018’de bu sütunda yayınlayarak sizlerle paylaştığım ve ilginç bulduğunuzu ümit ettiğim bol resimli yazı dizimin bir yılı aşkın bir zaman sonra bu pazar günü üçüncü bölümü ile yeniden karşınızdayım. Söz konusu yazı dizimin özellikle birincisine çok daha fazla benzeyen bu yeni bölümünde sizlere yine Cumhuriyetimizin kuruluşundan itibaren inişli çıkışlı bir evrim örneği sergileyen ulusal ray serüvenimizden resimler ve çeşitli belgeler eşliğinde kesitler aktarmaya çalışacağım. Bahsi geçen evrimsel demiryolu ve demiryolculuk sürecinin 1923 senesinden günümüze kadar uzanan, renkli olduğu kadar da tarihi ve ders alınması gerekli unsurlarla örülü olduğunu düşündüğüm hayli uzun zaman parçasına tanıklık eden görsel malzemelerle karşılaşacaksınız yazımın yan tarafında yer alan ve LOJİPORT yayın ekibinin sabırlı desteğiyle oluşturduğum “Foto Galeri” bölümünde!

foto-galeri.gif

Raysever kimliğinden daima gurur duyan bir şair-yazar olarak bugün, sizlere önce övünçlü ve umutlu sonra çileli ve karamsar ve en sonunda yeniden övünçlü ve umutlu zamanlara ulaşmış Cumhuriyet Dönemi demiryolculuğumuzda TCDD’nin bizzat yayınladığı sayısı oldukça kabarık basılı tanıtım malzemelerinden derlenmiş, resim/fotoğraf ağırlıklı mütevazi bir kesit sunacağım. Nasıl mı? Ülkemizin 1920’li yıllarının ortasından, içinde bulunduğumuz 2019 senesinin ortalarına kadarki zaman diliminde Demiryolları işletmemizin [DDY-TCDD-TCDD Taşımacılık] afiş-reklam-broşür-kartpostal-takvim-kitapçık-yolcu tarifesi ve rehberi şeklinde zamanında bir hayli ses getirmiş basılı dökümanlarına birlikte göz atmakla! Yazımın yan kısmındaki “Foto Galeri” başlığına tıklamakla göreceğiniz belgeleri çok sayıda basılı kaynağı ve sınırlı kişisel arşivimi olabildiğince titizlikle tarayarak meydana getirdim. Söz konusu bir tür kronolojik görsel liste, tıpkı tüm diğer listeler gibi, tam/eksiksiz değildir [Hele, doğal olarak bir de TCDD dökümantasyon merkezi arşivi ile kütüphanesine erişme şansımın bulunmadığını hesaba katarsanız] ve zaten mükemmel olmak gibi bir endişesi de kesinlikle yoktur. Dileyen demiryolu meraklısı ilgili görsel listeyi elbette kendi beğenileri doğrultusunda daha da zenginleştirebilir, hatta galerideki fotoğrafların ve dökümanların orijinallerinden bulabileceklerini koleksiyonuna katmayı da hedefleyebilir. Bu alçakgönüllü araştırmamın üçüncü bacağında, daha önceki iki çalışmamdan farklı olarak, ülkemiz demiryolu sistemi hakkında yabancı dillerde [İngilizce ve Almanca] yazılmış kimi yetkin kitapların kapaklarını TCDD cer araçlarının fotoğraflarıyla reklam amaçlı basılı malzemelerinin arasına yerleştirdim. İlgilenenler, internette kısa süreli bir sörf yapmak suretiyle söz konusu yapıtlardan dilediklerinin yeni ya da az kullanılmış örneklerini edinerek ray koleksiyonlarına katabilirler.

Tıpkı daha önceki benzer temalı iki yazımda vurguladığım gibi, 1920’li ve 1930’lu yılların olanaksızlarıyla güçlüklerine karşın, ülkemizde çağdaş ve ulusal bir demiryolları işletmesinin temellerinin atılmasına olan özgün ve özverili katkılarından dolayı başta ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk ve demiryolu sevdalısı tüm demiryolcuları burada bir defa daha saygıyla anarak, kendilerini içtenlikle selamlıyor ve aynı ulaştırma vizyonunu yılmadan sürdürecek olanlara da çalışmalarında kolaylıklar diliyorum. Anımsanacağı üzere, Türkiye’deki demiryolu ulaşımının temelleri Osmanlı İmparatorluğu döneminde atılmış olup, Cumhuriyetimizin ilanı yani Türkiye Cumhuriyeti devletinin ve milli bir devlet demiryolları idaresinin kurulmasından sonra süratle inşa edilen yeni hatlar ile var olan demiryolu ağımız genişletilmiştir. Topraklarımızdaki demiryolu ulaşımı 20’nci yüzyılın ortalarına kadar gerçekten örnek bir gelişim göstermiş, ancak sonraki dönemlerde karayolu yatırımlarına verilen tartışmalı nedenlerle yüklü ağırlık nedeniyle demiryollarımıza yapılan yatırımlar azalmıştır. Dünyada gelişen demiryolu araç ve altyapı teknolojilerinin mevcut tren hatlarımıza yansıtılamaması veya geç yansıtılması ulusal demiryolu ulaşımımızın gelişimini ne yazık ki kaçınılmaz biçimde yavaşlatmıştır. Bununla birlikte, özellikle 2003 yılından sonra ülkemizdeki demiryolu yatırımlarının yeniden önemli ölçüde ağırlık kazanmaya başlamasıyla demiryolu teknolojisindeki baş döndürücü ilerlemeler Türkiye’de inşa edilen hatlara ve bu hatlar üzerinde faaliyet gösterecek cer araçlarına yansıtılmaya başlanmış ve Marmaray, YHT gibi dikkate değer projeler hayata geçirilmiştir. Eski ve yeni teknolojileri bünyesinde barındıran ülkemiz demiryolları gerek çeken ve çekilen araçları gerekse de başta garlar, istasyonlar, depo ve atölyeler olmak üzere bütün hizmet yapılarıyla âdeta benzersiz diye tanımlanabilecek bir demiryolu mirasına sahiptir. Dolayısıyla bu mirasın yok olmayıp yaşatılabilmesi amacıyla bütüncül koruma yaklaşımları geliştirilmesinin koşulsuz zorunluluğuna gönülden inandığımı belirtiyor ve tüm trenseverlere, kısa sürecek de olsa, “Keyifli Seyirler” dileklerimi gönderiyorum.

Verimli günler ve gelecek pazar yine bu sütunda görüşmek üzere.

Bu yazı toplam 1363 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.