Tedarik zinciri ile lojistik arasındaki ilişkiler

1.GİRİŞ

İlk çağlardan beri insanlığı meşgul eden en önemli konulardan biri; tüketim mallarının veya tüketim malları üretiminde kullanılan girdilerin bulundukları yerden tüketicilerin bulunduğu mekanlara  uygun koşullarda aktarılması ve bozulmadan, kırılıp dökülmeden depolanması ve tüketicilere sunulması olmuştur. Bu gelişme günümüze ‘’lojistik’’ kavramı olarak yansımıştır.

          İlk çağlardan bugüne geldiğimizde ise; dünya artık tamamıyla küreselleşme eğilimi içerisine girmiştir. Malzeme veya ürün akışı olan sistemlerde koordinasyonun sağlanması, faaliyetlerin düzenlenmesi ile ilgili yöntem ve tekniklerin bütününü kapsamasında lojistik ve tedarik zincirinin önemini ortaya çıkarmıştır. Hatta tedarik zincirleri, son yıllarda bir çok bilim adamının üzerinde çalışmalar yaptığı bir alan haline de  gelmiştir.

        Ayrıca ekonomik anlamda ülkeler arası sınırların her geçen gün kalktığı ve  pazarlama çalışmalarının elektronik olarak yapıldığı da görülmektedir. Tek bir fabrikanın iyi bir dağıtım ağı ile tüm dünyaya satış yapabildiği görülmektedir.

       Ancak günümüzde Lojistik kavramı, uygulamada Tedarik Zinciri Yönetimi kavramıyla çok sık aynı anlamda kullanılmaktadır. Oysa bu iki kavram birbirinden farklıdır.

 Tedarik, Tedarik Zinciri Yönetimi ve Lojistik, Lojistik Yönetimi tanımları dikkate alındığında; bu iki kavramın birbirine benzediği ve dolayısıyla karıştırıldığı, yanlış algılandığı ve hangi kavramın diğerini kapsadığı ile ilgili çelişkiler, yanlış algılamalar ortaya çıkmaktadır. Arada çok büyük farklar olmasına rağmen uygulamada Nakliyecilerin tabelasına Lojistik kelimesini eklemesi ile yapmadığı faaliyet alanını tanımladığı,  lojistik zinciri faaliyetlerini yürüten firmalarında tedarik zinciri faaliyeti yaptıkları görülmektedir. Lojistik ve Tedarik zinciri yönetimi arasındaki çelişkileri ,farkları ortaya çıkararak bu alanda küresel gelişmeyi de dikkate alarak kavram bütünlüğü sağlamak gerekmektedir. Bu standartlığın sağlanması tanım bütünlüğünü, görev tanımlarının doğru yapılmasını, hukuksal işleyişin bu alanlarda da yol gösterme kolaylığını, iletişim, bilgi ve entegrasyonunu, firmalar arası  faaliyet akışını, maliyet tasarrufunu, doğru zaman yönetiminin sağlanması gibi bir çok faydalarını da beraberinde getirecektir.

     Bu amaçla anlama kolaylığı sağlaması için Lojistik ve Tedarik Zinciri tanım ve uygulamalarından yola çıkarak ikisinin de benzer ve farklı yönlerini karşılaştırılmış bir tablo halinde ortaya koyarak gelişmelere katkı sunmaya çalıştım. Bu nedenle tanımlardan yola çıkarak konu bütünlüğü içinde kavramları karşılaştırmalı olarak değerlendirilmelere yer verdim..

     Tedarik Zinciri, bir ürünün hammadde olarak var oluşundan malın tüketiciye ulaştırılmasından son faaliyetlerine kadar hareket ettiği zincirdeki tedarikçi, imalatçı, nakliye, depolama, satış, satış sonrası hizmet dahil  tüm firmaları kapsar. Bu zincirdeki işleyişin, bağımlılık anlayışı içerisinde ve ilişki yönetimiyle düzenlenmesi Tedarik Zinciri Yönetimi adını alır.

      Lojistik ise, ürünlerin bir tedarik zinciri boyunca hareket etmesi ya da durması için yapılması gerekli tüm isleri ve bu zincir boyunca ürünle birlikte akış halinde bulunan bilgi ve riskin yönetimini kapsamaktadır. Dolayısıyla, Lojistik Yönetimi de bu işlerin sağlıklı bir şekilde ve planlandığı gibi yapılmasını sağlamakla yükümlüdür.

     Lojistik Yönetimi ; "Müşteri gereksinmelerini karşılamak üzere, üretim noktası ve tüketim noktaları arasındaki mal, hizmet ve ilgili bilgilerin ileri ve geri yöndeki akışları ile depolanmalarının etkin ve verimli bir şekilde planlanması, uygulanması ve kontrolünü kapsayan tedarik zinciri süreci aşamasıdır.

     Tedarik Zinciri Yönetimi ; Tedarik zincirinin ve bu zincir içinde yer alan tüm şirketlerin uzun vadeli performanslarım arttırmak amacıyla, söz konusu şirketlere ait işletme fonksiyonları ve planlarının, zincirdeki tüm şirketleri kapsayacak şekilde, sistematik ve stratejik koordinasyonudur.

tablo1-005.jpg

tablo2-008.jpg

3.SONUÇ

hasan-ozgen-grafik.png     İnsan faaliyeti ile ilgili hemen her alan lojistikten doğrudan veya dolaylı olarak etkilenir. Toplumsal ihtiyaçların hızla artması sonucu, lojistik ihtiyaçlarında buna paralel olarak hızla artmasına neden olmaktadır. Günümüzde büyük ölçekli firmalar dış ve iç tedariklerini, lojistik sektöründe faaliyet gösteren firmalar vasıtasıyla sağlamakta, bazıları ise kendi lojistik birimlerini oluşturmaktadır.

     Geleceğe baktığımızda; Ticari sınırların ortadan kalkması, bilişim ve telekomünikasyon teknolojilerinin gelişmesi de çoğu şirketlerde lojistiğe olan ilginin artmasına neden olmuştur. Bu ilginin doğru değerlendirilerek ekonomik olarak küresel yapıda yer alan tüm firmalarla bağlantıların ortak kavram, tanım, uygulama davranışlarından geçtiğini ve ona göre gerekli yapıyı oluşturmanın atılacak adımlarda çok önemli olduğu unutulmamalıdır.

Bu bağlamda sonuç olarak sadece dağıtım, nakliyat, depolama vb. Hizmetleri yerine getiren firmalar lojistik firmaları anlamına gelmediği görülmektedir.

      Lojistiğe sistem olarak yaklaşılırken lojistik faaliyetler olarak de­ğerlendirilen operasyonlardan ulaştırma faaliyetlerinden sorumlu olanlara "Ulaştırmacı-nakliyeci", sadece depolama yapanlara "ambarcı- depocu " ve sadece satın alma işleminden sorumlu olanlara "tedarikçi" gibi sıfatlar verilmesi ve bu faaliyetlerin aynı çatı altında yürütülmesi halinde bir  lojistik operasyondan  söz  etmek  mümkündür.  Örneklemek gerekirse evden eve, ev eşyası taşıma işi yapan bir şirket, bir limandan bir ambara 10-15 kamyonluk bir filo ile bedeli karşılığı yük taşıyan bir firma veya şehirlerarası insan taşıyan bir otobüs işletmesi, "Ulaştırma - nakliye" şirketidir. Sebze, meyve, et gibi bozulabilecek malzemeleri başka firmalar adına soğuk hava iklimlendirmeli depolarda belli sürelerde muhafaza eden bir soğuk hava depo işletmesi, büyük hacimli depolarda uzun ömürlü beyaz eş­yaları depolayan bir girişimci veya limanlardan teslim alınan gümrük işlemleri biten malzemeleri sahiplerine verilinceye kadar muhafaza eden bir gümrük şirketinin yaptığı faaliyet "ambarcılık veya depoculuk" olarak adlandırılır. Bir üretim merkezi veya kurum adına ihtiyaçları piya­sadan tedarik eden satın alma departmanının yaptığı faaliyete "tedarik veya satın alma" faaliyeti denir. Bir faaliyetin lojistik faaliyet olarak adladırılabilmesi için bu faaliyetlerin tümünün hangi tanım altında yapıldığı doğru olarak tespit edilmeli ve profesyonel anlamda bir işletme tarafından yönetilmesi gerekmektedir. Gelişme adına eğer başarı bekleniyorsa her alanda uzmanlaşma, Lojistik ve Tedarik Zinciri Yönetiminde de yerini almalıdır.

     Bu kapsam da doğru tanım ve uygulamalarla Türkiye’nin rekabetçi üstünlüğünü sağlayacak olan Tedarik Zinciri ve Lojistik stratejilerinin geliştirilmesi ve sürdürülmesinde “Türkiye’nin teknolojik üs haline getirilmesi”   vizyon olarak benimsenmelidir.

 

Bu yazı toplam 10730 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.